Z kuşağı esneklik seviyor, sıkı kuralları istemiyor ve dijital dönüşümün yavaşlığına tepki
gösteriyor. Peki, ne olacak bu Z Kuşağı? Eleman.net Kurucusu Gökhan Duyarlar, gençlerin
motivasyonunun esneklik, teknoloji kullanımı ve yatay iletişimle arttığını, deneyimli
çalışanların da onların çalışma hayatına uyum sağlamasında yol gösterici rol oynadığını belirtiyor.
Türkiye’nin önde gelen istihdam platformlarından Eleman.net, Z kuşağının iş yaşamındaki
arayışları ve karşılaştıkları zorluklara dikkat çekti. Z Kuşağı’nın çalışma hayatına getirdiği
yenilikçi bakışın, klasik iş modellerini sorgulanır hale getirdiğini söyleyen Eleman.net
Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Duyarlar, “1997-2012 yılları arasında doğan bu nesil,
bilgiye anında erişen, teknolojiyle büyüyen ve iş yaşamında anlam arayan bireylerden
oluşuyor. Bu kuşak, geleneksel 9-6 çalışma düzeninden memnun değil. İş-yaşam dengesini
öncelikli gören bir nesilden söz ediyoruz. Esneklik onlar için bir lüks değil, temel bir ihtiyaç.
Hibrit ve uzaktan çalışma modelleri, yalnızca tercih değil, verimli bir iş yaşamının da anahtarı
olarak görülüyor” dedi.
Eleman.net Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Duyarlar
“Bu nesil hiyerarşik yapılarda rahat edemiyor”
Z Kuşağı’nın iş yerinde aidiyet hissetmesi için geleneksel kuralların ötesine geçilmesi
gerektiğini belirten Duyarlar, “Bu nesil hiyerarşik yapılarda rahat edemiyor. Açık iletişimin
olduğu, pozitif bir kurum kültürünün benimsendiği ve yatay organizasyonların hakim olduğu
iş yerlerinde daha verimli oluyorlar. Geri bildirim, takdir ve gelişim fırsatları Z Kuşağı’nın iş
yerinde kalıcılığını sağlayan başlıca unsurlar arasında yer alıyor. Maaş hala önemli bir kriter
olsa da, araştırmalar gösteriyor ki bu kuşak için işin anlamı ve sunduğu gelişim olanakları da
en az maaş kadar belirleyici” ifadelerini kullandı.
“İşverenlerin yüzde 42’si memnun”
Z Kuşağı’nın iş dünyasına entegrasyonu konusunda işverenlerin farklı görüşlere sahip
olduğunu vurgulayan Duyarlar, “Yakın zaman önce gerçekleştirdiğimiz anketimize katılan
“Teknolojik dönüşümün yavaşlığı sabırsızlık yaratıyor”
Z Kuşağı’nın teknolojiye yaklaşımının kendinden önceki kuşaklardan çok farklı olduğunu ifade
eden Duyarlar, “Bu kuşak, internetin ve sosyal medyanın hiç olmadığı bir dünyayı tanımıyor.
Y Kuşağı teknolojik dönüşümle birlikte büyürken, Z Kuşağı zaten bu dönüşümün içinde doğdu.
Teknolojiyi sadece destekleyici bir unsur olarak değil, verimlilik ve yaratıcılığın temel aracı
olarak görüyorlar. Ayrıca, teknolojik dönüşümün yavaş ilerlemesi bu kuşakta sabırsızlık
yaratıyor” diye konuştu.
firmalar, Z Kuşağı çalışanlarının yüzde 67’sinin saha işlerinde, yüzde 33’ünün ise masa başı
pozisyonlarda görev aldığını söylüyor. İşverenlerin yüzde 42’si bu kuşağın çalışma biçiminden
memnun, yüzde 36’sı kararsız, yüzde 22’si ise verimsiz buluyor. En çok zorlandıkları konu ise
geleneksel iş kurallarına uyum. Sabır, otorite ve uzun vadeli planlara uyum sağlama
noktasında sıkıntılar yaşanabiliyor. Ancak bu kuşağın enerjisinden ve dijital yetkinliğinden
yararlanmak isteyen şirketler, ekip içi sosyal etkinlikler gibi uygulamalarla motivasyonu
artırmaya çalışıyor” dedi.
“Şirketler çözümü 50 yaş ve üzerinde arıyor”
Z Kuşağı ile bağ kurmakta zorlanan şirketlerin, çözümünü deneyimli çalışanlarda aradığına
dikkat çeken Duyarlar, şunları söyledi: “Özellikle 50 yaş ve üzerindeki çalışanlar, genç
kuşaklara mentorluk yaparak önemli bir destek sağlıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2023
verileri, yaşlı nüfusun iş gücüne katılım oranının arttığını gösteriyor. 2019’da yüzde 12 olan
katılım oranı, 2023’te yüzde 12.2’ye yükselmiş durumda. Yaşlı çalışanların işsizlik oranı da
aynı dönemde yüzde 3.1’den yüzde 2.7’ye düştü. Tecrübeli çalışanlar, bilgi ve birikimlerini
genç kuşaklarla paylaşarak iş yerlerinde kuşak farklarının dengelenmesine hizmet ediyorlar.”
